3 Kasım 2011 Perşembe

Kapalı Şiirler Atlası




savruk bir güneş çarpıyor dilime
sabahın zemheri karanlığını yalıyorum
içimdeki aydınlığı kentin en ücra köşesine
zerk ederken, bulutlar çiçek çakıyor
çocukların elinde silah yerine bilye
gülümsüyorum.

kapalı şiirler atlasına düşüyorum
ne çok kelime var
ne çok anlam
ne çok yaşanmışlık aslında
hepsi de zihnimde asılı
nam-ı diğer mor panayır burası
gökyüzünde balonlarda sevişen filler,okyanusta dans eden mor balıklar
ellerimde tütsülü kafiye kokusu
gülümsüyorum.

göğün kafiyesinden akıyor
şiir nehri
şairler kalemden yapılmış kanolarda
yazıyor şiirlerini
aramıyorlar hiç
bereketli topraklarda ektikleri
illegal tohumların yeşil meyvelerini
üzerimde yok duman kokusu
gülümsüyorum.

deli gömleği giymiş ağaç
kendi meyvelerini yiyor
ama yine de aç
dalını koparıp göğe savuruyor
vah vah
meğer yaprağına aşık olmuş
allah allah
gülümsüyorum.

ovada bir kadın
ne güzel bir kadın
yemyeşil
asil
celtic müzisyeni gibi
kıvırcık saçlarında şiir lekeleri
hala çıkmayan
gülümsüyorum

yerde uçan çakırkey kuş
hafif yaralı
kanatları imge boyalı
gövdesi düz yazıdan çelimsiz
şiirden kaslı
güçlü ve korkusuz
lokasyonu kapalı şiirler atlası
haris akbabalara rağmen
gülümsüyor purple kuş
gülümsüyorum.

Ekrem Emre Ünlü

0 yorum:

Yorum Gönder