1 Şubat 2012 Çarşamba

Anlamasanız da Olur




bazan
hiç kimse anlamasın istiyorum
yetim kıyılarda büyüttüğüm acıtan ritüellerimi
fillerin karanfillere bölündüğü gökyüzü zulamı, mor panayarı
denize düşüp şaraba sarıldığım ilk gençlik anlarımı
müphem yalnızlıktan yoğrulduğumu bir o kadar da erinçle - ne tuhaf-
hem yalnızlık bir tek bana mı mahsus?
anlayamadım. oysa yaşadım hem az çok da yaşadım ama
anlayamadım. hem bildim bazı bazı görür gibi oldum tecrübe ettim de sanki
ama anlayamadım neden yanımda deniz bile uzaklara bakan köpekten daha mahzun
alkol -beni çoğaltıp sıfıra yaklaştıran- dahi çekildi kıyılarımdan
aslında bu iyi bir şey
mi değil mi bilemedim de

doğa başka akıyor insansızken hafızama
kubar diyorum kubarıyor mor kuşlar
minik desenli gagalarıyla avucumda
şiir işliyorlar mor panayırın her bir zerresine
kubar diyorum yeşeriyor iki parmağımın arasında zehirli dumanıyla
ateşlemeden, dumanlı geçmişimin üzerinde söndürüyorum
yeşile ihtiyacım olmayacak bunda sonra-işte bunu biliyorum-
umudum çocuk gibi seviniyor sırf bu yüzden bile
oysa doğa başka yakıyor insansızken farazi belleğimi

neyse diyorum yine de
halbuki neyse demeyi sevmem
her şeye her şeylerime
elli sekiz yaşındayım sanki bu teşvikiye kokan sabahta
neden bilemedim de
yazdıklarım ıslatıyor ihtiyarlığa öykünen yirmi altısında ellerimi
sahi siz hiç yağmurundan utanan bulut gördünüz mü?
bir edip cansever şiiri okuyorum ve utanıyorum
yazdığım yüzlerce şiirden
sabahtan akşama kadar okuyorum onu umutsuzlar parkında
kutsal kitaba basan elin titizliğinde
içimde öyle bir doğuyor ki bezik oynayan kadınlarla rakı içme isteği
ah Tanrım!
utanıyorum da yazdıklarımdan
lakin
belki bir tek o affeder beni
hissettiklerimi anlar da
hem o şiir taşıyan her canı sever
bin dokuz yüz seksen altı'nın kesiştiği yazgımızın içine doğru
bir not bırakıyorum
*yalnızlığım önce gökyüzünden-Tanrının çalışma masasından,masa da masaymış ha- silinmeli

hem benim doğduğum yıl açılmış sonsuzluğa
"insan doğduğu günleri iyi bilmeli" e.c.

ekrem emre ünlü

0 yorum:

Yorum Gönder