28 Ekim 2010 Perşembe

Kutsal Otlar Tarlasında Düş Kurutmak


güneşin de soğukluğu hissedilir karamsar köklerinde
kutsal otlarla yontmadığın nihilist düşüncelerinin

mor dumanların yükseltiği metruk düşler
tribal anksiyete ihtiva eder sancılarla
savruk kentin tenhalarında güneş bize küser
kapanmaz ağır yaralar geçici translarla
duvarların depresyonla kavi sıvalandıysa

bereketli tarlada illegal ekilen tohumlar
mutedil seyahatlar yaptırır bedenine düşler ülkesinde
kekik kokulu yeşil ezgili şarkılara dönüşür şiir
ritimler aksak serpilir sihire dönüşür sessiz notalar

/şiir ferahlatıcı otlar kokmalı bazen
dost olmalı hecelerce karanfil ve fesleğen
kokularını sindirirken muğlak dizelere
karamsarlığı bıraktırmalı yazan ellerde/

oysa kapanmaz ağır yaralar geçici translarla
güneş bize sırtını dönmüş küsmüş bir kere
peki ya hayaller de bize küser mi tarlamızda?

Ekrem Emre Ünlü


20 Ekim 2010 Çarşamba

Delirme Seansı


içimdeki öteki benlerle tanışmak için delirme seansı düzenliyorum
kafamda kız kulesinde kendini beceren bir kız kurusuyum
gözümdeki balkondan dışarıyı gözlüyorum;martılarla sevişiyorum
düşüncelerim nasırlaşmış kelimelerden ibaretim
din-lenmek istiyorum inziva odasında artık rastafarianım
inziva odası Bob Marley'in jointi kadar aydınlık
kafa yapıcı hiç bir madde yok şiir huzursuz;belirtisi delirium
manik depresyonu teğet geçen deli şairler listesinde adım geçiyor
kahkahalarla ağlıyorum

beynimim sağ lobundan soluna geçmeye çalışan düşüncelerimi tek kurşunla vuruyorum
mantıklı ve akılcı düşünmek istemiyorum kelimelerden ibaretim

su sessizliğinde intihar kaplı gece umut enjekte ediyor damarıma gülüyorum
gülünecek halime ağlıyor martılar hepsini gözümü kırmadan öpüyorum

boşluk içinde hiçliğe çelme takıp sır kapılarını aralarken düşünüyorum
düşünmekten vazgeçiyorum
delilik çizgisi buharlaşıyor
tekrar düşünüyorum
delilik çizgisi netleşiyor
özgürlüğe bir adım daha yaklaşıyorum
insanlar bana gülüyor bense kahkahalarla ağlıyorum
içimdeki öteki benlerle vedalaşıyorum
yirmidört yaşımda düşünmekten yitirdiğim aklımı sarkastik yüz maskemle terkediyorum

elveda dünya,merhaba hayat
merhaba dünya,elveda hayat....

Ekrem Emre Ünlü

14 Ekim 2010 Perşembe

Düşlerde Düş/ün


düşlerimde düşünüp taşınmaktan düştüm düşlerimden
düşlerde düşmek,düşüşlerden üşümek;
düşünmekten üşenmek kadar düşürmez
gerçeğin üstüne çıkmak düş-üncelerde;
denizin dibinden bulutlara bakmak kadar sempatik

dadaizm soyuyor safir tümcelerimi
realizm boğuyor mahir tümcelerimi
mahir dadaizm soluyor tümcelerimi
safir realizm bozuyor tümcelerimi

düşündükçe d ü ş l e r im
üşendikçe üşür düşlerim
düşlerim düşündükçe düşürür
derinlere derinlere derinlere
daldıkça deliririm deliririm

düşer düşsel yağmur tanesi
çağıltılı berrak düş kokan
yayılır şiirin kuytularına
paklar kelimeleri her zerresi
saklar gizleri ot kokan

düşlerim düşündükçe düşürür
derinlere derinlere derinlere
daldıkça deliririm deliririm
uçarım delirdikçe uçarım özgürlüğe
uçarım uçarım kaçarım özgürlüğe...

Ekrem Emre Ünlü

12 Ekim 2010 Salı

Romantik Sövgü


Gözlerini yamadığım gözlerimi
yalanlarının hain basıncı kör etti

sen bilinçaltımdaki riyakar sevdalardan kalma
obsesif aklıma sinsice çivilenen kadın
intihara bağdaş kuran kanlı düşler soframda
aç bırakılmış birisin artık
yediğin önümde yedeğin aklımda

tozlu raflarda çürüyen ölü saçların
rahlemdeydi eskiden gözlerimin her gece hatmettiği


ve Tanrı romantik sövmemi emretti
a ve k harfleri arasına nokta serpiştirip
suratına üfledim mum ışığında
oysa belaltı sözleri sevmem bilirsin
yediğin önümde yedeğin aklımda
belimin altını da en iyi sen bilirs(d)in

bilirmisin
etime gözlerini batırıp
damlayan kanımdan şarap yapmak isterdim
ağır depresyon kokan zehiri fondiplerdin belki
(fonda tribal bir şarkıyla)
ve müebbet bad tribe mahkum olurdun
kan ışığında

kubur kokulu
sahte düşlerin satıldığı
kapitalist şehrin illegal köşesinde
kubara bulanıp seni kustum sayfalarca
ucuz şarap ve kin kokulu

sen mum kokulu ölü kadın
ihanetinin bedelini şiirle ödüyorum üstü kalmasın...

Ekrem Emre Ünlü

1 Ekim 2010 Cuma

Ağır Roman


Linç edildi yalnızlığın soğukluğuyla düşlerim
şarap kokulu dumanlı kaldırımlarda
karanlığı kör etti nadasa bıraktığım gençliğimin

/beynimde aşktan bihaber filler sevişirken
hortumlarında yeşil balonlarla -nedense-
cigara dumanı gibiydi aşk
beyin hücrelerimi ahenkle kemiren/

müptezel sevişmeler gibi onursuz bakışlarının katiliydim
tutukladılar beni
cinayet mahallinde unutmuştum ruhsatsız düşlerimi
katilindim artık amansız bakışlarının cezalandırıcı gölgesinde
suç işlemedim aslında seni işledim gözlerime nolur beni affetme

/mecalim kalmadı
cemalim karanlık
celalim haşa
melalim yakar
mealim melal/

kanımda karanfil kokmayan
yeşil ilham ağır duman
ölümdür düşlediğim
ruhsatsız düşüncelerimde
anılarım sayfalarda
özeti ağır roman

Suç işlemedim seni işledim gözlerime nolur beni affetme...

Ekrem Emre Ünlü