30 Ekim 2011 Pazar

Deniz




dalgalı şarabi denizin tuzlarında
şiir okuyan sarhoş martılar
kanatlarında jazz nakaratı
denizler sanattır Tanrının ışığında

istavritlerin sesi
esritiyor yavaştan
buğulu bir enigma şarkısı gibi

gözlerime düşen düşün soyut penceresiyle
bağışlıyorum akli dengemi istanbuluma

midye kokularından anlık bir iştah düşüyor mideme
haşişten bile iyi geliyor simit ve bir de katık

düşünüyorum
bana ilham veren birşeyler olmalı
sonunu göremediğim şairliğime yaslarken başımı

düşe iniyorum
öpüşüyorum denizle gözlerim açık

Ekrem Emre Ünlü

29 Ekim 2011 Cumartesi

Mojo



......

21 Ekim 2011 Cuma

İkinci Yeni Dada Manifestosu



Mary Jane kanımda(değil aslında)
sahibine itaat eden köle sabrıyla dolanıp çıkmak bilmiyor
bu meret(şaka)
kapı önüne koyduğum şiirlerim var
özgürüm yine;kendim için yazıyorum
kayıpsam
bir stephen marley şarkısına tünemişimdir
and i forgot you nicola


istemdışı kafiyelerin ardına sıkılmış kurşun gibi akarken dizeler
istemeden kırdığın arkadaşının sesini kalbinde giz aralanırken duyabilirsin

-yeşile bulanmış orkestral şiir gecesi-
zafer; tek düze dizelerden kaçan ellerin
zihinde takılı duran dilsiz kelimeleri esrittiği
gün gelecek

dipnot:
Cannabis sofrasında tüm hücrelerini thc'ye bağışlayan
kanı pis salaklardan toptan kurtulmak gerek

şiir değişik gelince ona postmodern denir her ahvalde
aklın saçmaladığını kalp onaylarsa ona şiir demek gerekmemekte
ama ruhsuz yazdığım şu şiir de bile duygu var ulan
anlayamaz ki andaval marjinal piçler


ah Tanrım
benden adam olmayacak mı
ufak bir rakı saklıyorum gözlerimde
ve kendi menzilimde gördüğüm mor balıkları zehirliyorum
ama üzülmüyorum zaten balıklar aşık da olamaz
aşkı özledim sanırım aşkı özledim ya lan aşkı özledim yalan ah Tanrım!

bu dizedeki görevimiz ne?
damlarken da da damlarken da da da
damlarken kelimeler yaralarımızın sevinçlerimizle kesiştiği
bipolar koordinatlardan
bu dizedeki görevimiz ne? diye tekrardan soracaklar
ve neden bazı kadınlar aşk için girdikleri kalpte kumar oynayıp taş çalarlar
nedeni açık; çünkü eşeğin zikinden dolayı..

Ekrem Emre Ünlü

19 Ekim 2011 Çarşamba

Kokusunun üzerinde şiir taşıyan kadın



zarif bir güneş yaslandı manzarama
uykusunda balkıyan kadını öpünce
tenime yerleşti bir ten lokumu
hislerim uludu; "tanrım bu ne güzel koku"
ellerinin ekstatikliği sarıyor bedenimi
yorulmuyorum dudaklarını okumaktan
düşlerine kiracıyım bu gece
bakışlarındaki inceliğe kıvrılıp uyumuyorum
dudaklarımla gözlüyorum seni

mutsuzluğum birkaç kilo zayıfladı
ellerini dudaklarıma bağışladığında
yorgun hayallerime masaj yapan kokun
sevgime gür bir beste bırakıyor

ve
müzikli gecede o hiç bitmeyen bir şarkı;
kokusunun üzerinde şiir taşıyan kadın..

ekrem emre ünlü

16 Ekim 2011 Pazar

Böcek



unutma!
susarak acıyı susturamazsın
konuşma! boş
bakarak dolduramazsın
sefih boşluğunu

unutulur
un ufak edilmiş düşlerle örülü ağ gibi hayat
akşamın kızıllığına düşen örümcek sesleriyle bezenmiş
yani sessiz..

unutulmaz
yirmi beş yıl boşa çekilen
küreğin sesleri

ve sensiz...

düşümde böcek sesleri.

ekrem emre ünlü

15 Ekim 2011 Cumartesi

Junkie Şiir - Can ki şiir - ki ben değilim high


kabakulak geçirir gece büyür dolunay
kurtadam evrilir içimde
suratımda manik kahkahalar
kah ağlamalar
öylesine sessiz
ölesiye sensiz
şizofrenik şiirler yükselir
ki
ben değilim high

havla
dolunayın yüzü suyu hürmetine
la havle..

kesif,cigara dumanı gibi gecenin üzerine dökülen
boktan burjuvazi sanatı sarıp sarmalar bedenimi
ki
ben değilim high

yıldızlara dokundum
bana tükürdüler..

sonsuz bir hayat azad etti dolunaya
feyzini marihuanadan alan güç
ki
her taraf çilekli
sarhoş karanfillerin dansını izler gibi
coşkuyla kızartıyor burunları çilekler
beyaz ve yeşilin uyumu.. anlayana..

hemşirenin damara enjekte ettiği göğüs uçlarının erotik heyecanının
yaydığı enerji gibi yayılıyorum gökyüzünün derinliklerine
ian anderson dinliyorum göğüslerim kapalı
ki ben değilim high

akrebin yelkovanı zehirlediği delilikte
deneysel dizeler mor panayırda sergileniyor
aklımı kaçırmış olabilirim
ki
kimse bu şiirde benim kadar yalnız değildir

bir kadını sevmemiştim
gitti
ki
kimse bu şiirde benim kadar yalancı değildir.

Ekrem Emre Ünlü